17 Aralık 2009 Perşembe

EN SEVİMLİ KÖTÜ MUHTAR ŞEHMUZ



En Sevimli Kötü Muhtar Şehmuz






EN SEVİMLİ KÖTÜ MUHTAR ŞEHMUZ


Bu dizi sayesinde hayatta bana lazım olan tüm insanlarla tanıştım



Tek Türkiye’nin sempatik yüzü ajan Şehmuz Muhtar rolüyle büyük bir üne kavuşan Sabri Özmener ile Tek Türkiye üzerine enine boyuna görüştük.

Topal ayağı, bozuk Türkçesi ile her ne kadar sempatik ve şirin gözükse de hep kirli işlere bulaştı Muhtar Şehmuz. Bu sezon ise görevi arttı. Terörün şehir ayağını tamamen üstlendi. Papaz rolüyle ekranlara çıktı.

Tek Türkiye birinci ve ikinci sezon gösterilen mükemmel başarıdan dolayı 5 ülke 15 farklı ilçeye davet edilmiş. Ödüller, konferanslar, kermesler. Ve bu sayede hem Türkiye’de hem yurt dışında Tek Türkiye’nin neler verdiğini görebilme şansı olmuş.

Neden Tek Türkiye bu kadar başarılı oldu? Neydi izleyeni çeken?


En önemli unsur çekim yapılan yerlerin gerçekçiliğin fazla olmasını görüyorum. Herkes vatanına memleketine hasret. Ve bir anda gerçekten sizden bizden kareler çıkıyor ekrana. Konya’nın doğuya en çok benzeyen yerlerinde muhteşem bir kadro ile çok manidar bir mesajı anlatan insanlar. Halkımız da bunu sevdi.

Bu sezon çok eleştiri alıyor.


Çünkü 6 yıl sonrası olarak çıktık ekrana. Bu 6 yıl içinde birçok şey değişti. Artık masum bir Dila, Tarık aşkı yok. Artık evlat hasretiyle yanan bir Zelal yok. Artık sürekli kızıyla arasında komik diyaloglar olan muhtar yok. Doktor bir kahraman yok. Bunları kabullenip diziye adapte olmak izleyici için zor. Aslında onlar ne hikayeyi, ne kaliteyi ne de başka bir şeyi eleştirmiyor. Sadece eski sezonu özlüyor. Çok fazla sevmiş. Çok benimsemiş. Birde ben şunu düşünüyorum. Güneydoğu’da maalesef devlet pek sevilmiyor. Zamanında yapılan birkaç yanlıştan dolayı insanlar devleti kötü biliyor. Şimdi Tarık da kaymakam. Bir devlet adamı. Yani onların gözünde korkulacak kişi. Kahraman değil. İşte biz bunu kırmaya devleti ile barışık insanlar oluşturmaya çalıştık. Yeri geldi devlete yeri geldi doğuda kardeşlerimize mesaj verdik. Ama işte bu mesaj tam oturana kadar Kaymakam Tarık bir kahraman olamayacak. Ve herkes kahraman bir Doktor Tarık vardı diyecek. Tek Türkiye vermesi gereken mesajı verdi. İki sezon bunları anlatmak için yetti. Şimdi ise sadece Sağırsu ile sınırlı değil sorunlar. Büyük şehirlerde, ilçelerde de var demeye çalışıyor.

Tek Türkiye’nin set arkası artık dillerde dolaşıyor. Huzur ve samimiyet dolu bir ortamı varmış. Sizde bir şeyler söylemek ister misiniz?

Şunu söylesem her şeye özet olur. Sete gitmem gerekenden bir gün önce gidiyorum. Tatillerde set ekibi buluşup toplanıyoruz. İki günde bir birbirimizi ararız. Alpay Aksum, Fatih Yurdakul, Ozan Çobanoğlu, Süleyman Karadağ hepsi muhteşem insanlar. Ekip anlatılacak gibi değil. Benim hayatım bu ekibi tanıdıktan sonra değişti. Yıllardır devlet tiyatrolarında müdürlük yaptım. Hacettepe Konservatuarda öğretim görevlisiyim ama ben bu iki yılda yaşadığım güzellikleri hiçbir mevki ve makamda yaşamadım. Bu dizi sayesinde hayatta bana lazım olan tüm insanlarla tanıştım. İşlerim %50 kolaylaştı. Set ortamı da bu ünü bu güzellikleri daha sıcak yaşamamıza, bizi seven insanımızla iç içe olarak uzun soluklu hale getirmemize sebep oldu.

Usta bir tiyatrocu olarak Tek Türkiye dizisi sayesinde keşfettiğiniz yetenekler oldu mu?

Olmaz mı? Mesela bakın Süleyman Karadağ zaten mükemmel bir yetenekti. Ama Tek Türkiye bence onun gerçek yetenek ve içindeki cevheri çıkarmasına sebep oldu. Süleyman Karadağ gerçek hayatta da aynı Şivan gibi, esprileri, gülüşü, sempatikliği. Onun sahneleri geldiği zaman özellikle onu izliyor. Acaba gene ne gibi şeyler katacak ve canlılık getirip hepimizi güldürecek. Çoğu hareket ve efekti kendi üretiyor. Bambaşka bir yetenek. İnsanlarda anladı bu yeteneği. Ve Şivan aldı başını gitti bu dizide..

Papaz Şehmuz için ne düşünüyorsunuz?

Ben muhtar rolüne çok ısınmıştım. Artık sanki gerçekten topal gerçekten muhtarım gibime geliyordu. İnsanlarda öyle kabullenmişti. Yurt dışında bir konferansta konuşma yapmıştım bir bayan “ Aaa topal değilmiş, sesi de değişik bu ne yaa, bu muhtar Şehmuz değil” demişti. İnsanlarda o kadar kabullenmiş ki bu durumu beni cidden topal sanmışlar. Çok içime sinmişti. Hele kızım Kezban ile yaşanan o komik olaylar ayrı bir keyifti. Bu sezon kaç bölümdür ilk kez bir sahne paylaştım Kezban’la. O kadar özlemişim ki o baba kız diyalogunu. Muhtar Şehmuz olarak çok anı yaşadım. Konya da makamında çekim yaptığımız muhtar topaldı. Ben de hem ajan hem topal hem de muhtar rolünde olunca tüm köyde bir hayli eğlenceli şakalaşmalar yaşadık. Van’da teröre destek olan bir muhtar yakalandığında yapımcımız Salih Asan beni aramıştı. Senin gerçeğin bulunmuş demişti. Muhtarın çok fazla anısı var. Papaz ise daha resmi olduğu için tabiî ki böyle şeyler olmuyor.

Birde Paramparça sinema filminde rol aldınız. Onun hakkında ne düşünüyorsunuz?


Paramparça, Ozan Çobanoğlu’nun yazdığı kan davasını konu alan bir sinema. Benim içinse önemi çok büyük. İlk sinemam. Afişte Sabri Özmener adını göreceğim. Bu anlatılmaz bir heyecan. Oğlum için saklayacağım afişi. Sinema çekmek cidden çok emek isteyen ince bir işmiş. Biz oyuncular 2,5 ay çalıştık. Ozan ise yıllardır. Ben bir polisi canlandırıyorum. Hem de iyi bir polis. Ozan çekimler sırasında her şeyimizle ilgilendi. Ulaşım, konaklama en lüksünden ayarladı hepsini. Film için kurban kesti. Belki de o yüzden sağ kurtuldu çekim esnasında geçirdiği kazadan. Yoksa cidden çok ciddi tehlikeler atlattı. Bakalım Mart’ta vizyona girer diyorduk. Son bir değişiklik olana kadar da öyle. Ama Eylül, Ekim de olabilir. Nasip..

Bunca yoğunluğunuz var ailenize nasıl vakit ayırıyorsunuz?


Her başarılı iş ciddi emek ister. Eşim Hacettepe Konservatuar’da İngilizce öğretmeni. Ailem yoğunluğuma şikâyet edip işimi zorlaştırmıyor, destek ve yardımcı olarak başarımı arttırıyor. Bir buçuk yaşında oğlum var. Teknoloji canavarı. Mutluyuz..

Başka bir proje var mı?


Ya daha kesin olmamakla beraber yine Samanyolu TV küsleri barıştırmaya yönelik bir programın sunucusu olabilirim. Demoları çekip öyle bakıcağız. Hayırlısı..

EN SEVİMLİ KÖTÜ MUHTAR ŞEHMUZ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder